Çağımızın hızlı gelişim ve değişim sürecinden mimarlık ortamı da etkilenmektedir. Geçmişten günümüze, yaşamına tek işlevli olarak başlayan ancak zaman içinde işlevini yitiren ve yeniden işlevlendirilen pek çok yapı bulunmaktadır. Bununla birlikte kentin değerli alanlarında yaşamına ticari bir işlev türü ve kullanıcısı tanımlı olmadan başlayan kiralama amaçlı yapılar da bulunmaktadır. Bu yapılar olası kullanıcı ve olası ticari işlev türlerine yönelik olarak tasarlanmakta ve uygulanmaktadır. Her iki durumda da bu yapıların zaman içinde değişen şartlara uyabilmesi sürdürülebilir mimarlık pratiği açısından önemlidir. Bu çalışma kapsamında ticari işlev türü ve kullanıcısı tanımlı olmadan tasarım ve uygulama süreci tamamlanan yapılara yönelik yöntem önerisi geliştirilmiştir. Bu yöntem ışığında Kayseri’de makalenin yazarı tarafından tasarlanan ve uygulanan iki farklı yapı irdelenmiştir. Bu yapıların ortak özelliği imar mevzuatında ticari işlevli olarak tanımlanan ancak ticari kullanımın türü belirli olmayan iki farklı arsada tasarlanmış olmalarıdır. Her ikisi de tasarım sürecinde esnek, uyarlanabilir, çok amaçlı kiralanabilir binalar olarak tasarlanmıştır. Ruhsatlandırma ve uygulama süreci alışveriş yapısı olarak başlayan ancak özel sağlık ve özel eğitim kurumu olarak yeniden işlevlendirilen söz konusu iki yapının, tasarım ve uygulama süreçlerine yönelik durum değerlendirilmesi yapılmıştır. Sürece yönelik sorunlar belirlenerek çözüm önerileri geliştirilmiştir.