1990'larda bağımsızlığını yeni kazanan Azerbaycan Cumhuriyeti'nin ulusal güvenlik politikasını formüle etmesi ve bölgenin genel güvenlik sorunları içinde belirli güvenlik önlemleri ve kriterlerini belirlemek çok zordu. Çünkü SSCB'nin dağılmasının arifesinde topraklarında etnik ayrılıkçılığın kışkırtılması ve topraklarının Ermenistan tarafından işgal edilmesi vb. Azerbaycan'ın yeni başladığı milli devlet inşası sorunları listesine dışarıdan askeri müdahale ve milli güvenlik gibi konular eklendi. Azerbaycan Cumhuriyeti, son otuz yılda, toprak bütünlüğünü ve ulusal güvenliğini sağlamanın yanı sıra ülkemizin ekonomik ve askeri gücünü ve uluslararası siyasi prestijini artırma konusunda ilkeli bir tutum sergilemiştir. Çağdaş Dönemde, Azerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in önderliğinde, Güney Kafkasya bölgesinde kilit bir oyuncu olarak Azerbaycan, zor ve karmaşık jeopolitik koşullarda bağımsız bir dış politika izlemekte, ekonomik sistemini geliştirmekte ve bölgesel istikrarı sağlamak için tutarlı ve sistematik adımlar atmaktadır. Ermenistan'ın saldırganlık politikası ve dış politikası sonucunda tüm bölgesel projelerin dışında bırakılmıştır. Son zamanlarda, Erivan'ın dış politikası bölgesel ölçekte başarısız olmuştur. Çünkü Ermenistan bir devlet olarak oluşmamıştır ve tamamen dış güçlere bağımlıdır. Bu bağlamda, Güney Kafkasya'daki durumun jeopolitik özgünlüğü, Ermenistan'ın komşu ülkelerin toprak bütünlüğünü, bağımsızlığını ve egemenliğini tehdit etmesinden kaynaklanmaktadır. Güney Kafkasya'daki jeopolitik dinamikler, Karabağ konusunda Ermeni-Azerbaycan ihtilafından son derece olumsuz etkilenmektedir. Ancak Azerbaycan devleti İkinci Karabağ Savaşı'nı zaferle bitirerek toprak bütünlüğünü yeniden tesis etti.